Eski partnerlerin mağdurları ısrarla takip etme eğilimi, geçmişte yaşanan acı bir olayın ardından dahi etkisini sürdürüyor. Adalet ve Güvenlik Müfettişliği tarafından yapılan inceleme, 2018 yılında eski ortağı ve takipçisi Bekir E. tarafından öldürülen Hümeyra Ergincanlı’nın ölümünden sonra yeterli önlemlerin alınamadığı sonucuna varmıştır.
Yetkililerin daha dikkatli olmaya başlamasına rağmen, mağdurlar hala yeterince dinlenilmediğini düşünüyor. 2019’daki incelemede, Hükümetin davada ciddi şekilde başarısız olduğu belirlenmiş ve dönemin bakanı Ferd Grapperhaus, ailenin özür dilemesi gerektiğini ifade etmiştir.
Müfettişlik, olayın ilgili kuruluşlar üzerinde büyük bir etki yarattığını belirtmiş ve 2019 raporunun ardından çeşitli iyileştirme önlemlerinin açıklandığını bildirmiştir. Ancak, uygulamada eksiklikler devam etmektedir. Başmüfettiş Peter Neuteboom, mağdurlar için özel bir iletişim noktasının önemini vurgulayarak, “Hümeyra olayında bu tamamen ters gitti” demiştir.
Mağdurlar, polis veya savcılıkla sabit bir iletişim noktasının olmamasından dolayı hem dava sürecinde hem de sonrasında desteklenmediklerini hissettiklerini belirtmektedir. Müfettişlik, kuruluşların ısrarlı takip konusunda yeterli uzmanlık bilgisine sahip olup olmadığını sorgulamakta ve daha fazla yatırım yapılması gerektiğini savunmaktadır.
Mağdur Desteği Hollanda, denetim raporunu olumlu karşılamış, ancak mağdurlara gerçekten yardım etmenin her zaman mümkün olmadığını ifade etmiştir. Sözcü Roy Heerkens, “İletişim ve konum yasakları daha çok savcılık ve hakim tarafından uygulanıyor, ancak bunların uygulanması önemli” diyor.
Ulusal polis, denetim sonuçlarını kabul ettiğini belirtmiş ve birçok konuda iyileştirmeler yapılması gerektiğini kabul etmiştir. Ancak, kalıcı bir temas noktasının bazı durumlarda imkansız olduğunu ifade etmiş ve bu konuda daha fazla kaynak sağlanması gerektiğini vurgulamıştır.
News
